HALKIN AVUKATLARI YASAL ZORBALIĞA TESLİM OLMADI, FAŞİZMİ YARGILADI!
AKP'nin Adalet(siz) Mahkemesi bir
kez daha Halkın avukatlarına ceza verdi.
Cezaları Hükümsüzdür. Tanımıyoruz!
Halkın avukatlarının yargılandığı
ve 7-8-9-10-11 Kasım 2022 günleri arasında görülen davada bir kez daha görüldü
ki, bu düzende Adalet yoktur. Sahte
delilleri Halkın onurlu avukatları tarafından çöp haline getirildiği halde
cezalar yağdı. AKP adaletsizliğini dünya
kamuoyuna bir kez daha ilan etti. Mahkeme kararıyla tescilledi. Beş gün boyunca, söylenen her yalan bir bir
ortaya serilirken, AKP'nin adaletsizliklerini yüzlerine yüzlerine haykırıldı.
Onları kendilerini en güçlü gördükleri mahkemelerde yargılayan halkın avukatları
hukuk dersi verdi. Bu bir yargılama değil bir mizansendi. Ve bu mizanseni
oynayan AKP'nin savcıları, hakimleri kötü
birer oyuncuydu. Halkın avukatlarına bu
komployu kurup hapishaneye atan savcı ve hakimleri bu gün Fetö davasından
hapishanede tutuklu bulunuyorlar. Ancak aynı adamların avukatlar üzerine
kurdukları komployu sürdürerek, onların
hazırladıkları iddianameleri temel aldılar, aynı biçimde, aynı düşmanlıkla
cezalar verdiler. Çünkü, Fetö-AKP nin ta kendisidir. Her fırsatta herkese
"FETÖ’cü" damgası vuran, AKP'nin mahkemelerinin kendisi FETÖ’cüdür.
Cezaları da hukukçulukları kadar
halka düşmandır, yok hükmündedir. Bu saatten sonra ne halkı ne de dünya
kamuoyunu bu mahkemelerden adalet çıktığına inandıramazlar! İnandıramadılar
da zaten.
Adaleti faşizmin mahkemeleri değil,
ancak halkın mahkemeleri sağlayabilir.
Halkın avukatları Selçuk Kozağaçlı,
Barkın Timtik,
Oya Aslan,
Özgür Yılmaz,
Nazan Betül Vangölü Kozağaçlı beş gün boyunca
yargılanan değil yargılayan oldular. Bu mahkemede siyasi erkin gücünü büyük bir
ahlaksızlıkla halka karşı kullanıldığını haykırdılar. Dünyanın bir çok yerinden
gelen hukukçularında izlediği davada,
ezilenden yana olmanın, yoksulların avukatı olmanın, katledilenlerin,
depremde yıkım altında kalanların, Maden
cinayetlerinde toprak altında kalanların,
iş kazası denilerek önlem alınmadan çalıştırılan ve katledilen işçilerin
avukatı, hapishanelerde katledilen devrimci tutsakların avukatı,
kaybedilenlerin avukatları olma sorumluluğu ve onuruyla, layıkıyla savundular.
Söyleyecek çok sözleri vardı.
Adaletsizliği anlatmak için
verdikleri mücadelede Ebru Timtik olup hak aradılar.
Güç olmanın kürsünün öbür yanında,
yargılayan koltuğunda oturmakla olmadığını gösterdiler.
Madem ki burası bir duruşma
salonuydu, o halde Adalet dersinin verileceği en uygun mekan yine burasıydı.
Derslerle dolu beş gün yaşattılar onlara. Okudukları dört yıllık hukuk fakültesinde
öğrenemedikleri ders notlarını tarihe kaydettiler. Öğrendiler mi bilinmez ama
halkın avukatları üzerlerine düşen görevi layıkıyla yerine getirdiler.
Onların müvekkili olmaktan gurur
duyuyoruz.
Avukatlarımıza verilen cezaları
kabul etmiyoruz! Reddediyoruz.
AKP faşizmi halkın avukatlarını
yargılayamaz!
Onları yenemez!
Onların avukatlığını halk olarak
biz üstleniyoruz. Sonuna kadar savunacağız onları. Her yere seslerini taşıyacak,
gerekirse yeniden yeniden yeniden yargılayacağız onları ve bu adaletsizliğe er geç son vereceğiz.
Faşizm için, ölülerimiz adına,
avukatlarımız, sahte belgelerle tutuklanan yoldaşlarımız adına, hapishanelerde
onlarca yıl yatırılan ve hasta edilen Hasta tutsaklar adına, bu hukuksuzluğu bu
salonlarda yaşayan yoksul halklar adına,
"Bir ceza istiyoruz"
SELAM OLSUN FAŞİZMİN MAHKEMELERİNDE
FAŞİZMİ YARGILAYAN HALKIN AVUKATLARINA!
HALKIN AVUKATLARI ONURUMUZDUR!
ADALET İSTİYORUZ, ALACAĞIZ!
YAŞASIN HALKIN ADALETİ!
ALMANYA HALK CEPHESİ