HALKIN HUKUK BÜROSU ENTERNASYONAL BÜRO
PEOPLE'S LAW BUREAU
INTERNATIONAL OFFICE
Address:
Kabani 10-Agiou Meletiou/Acharnon, 11252-Athens iplo.hhbe@gmail.com - facebook.com/peopleslawofficeinternational
DEVRİMCİ TUTSAK
NURETTİN KAYA S ve Y TİPİ (KUYU TİPİ) HAPİSHANELERDE UYGULANAN AĞIRLAŞTIRILMIŞ
TECRİT İŞKENCESİNE KARŞI ÖLÜM ORUCUNUN 225. GÜNÜNDE. ZAMAN ALEYHİNE İŞLİYOR,
SAĞLIK DURUMU HIZLA KÖTÜLEŞİYOR.
NURETTİN KAYA’NIN
TALEPLERİ KABUL EDİLSİN, İNSANLIK DIŞI, İNSAN ONURUNA VE HUKUKA AYKIRI S ve Y
TİPİ HAPİSHANELER KAPATILSIN, SÜRGÜN SEVKLERE SON VERİLSİN!
31.05.2024
DEVRİMCİ TUTSAK NURETTİN KAYA, S VE Y
TİPİ HAPİSHANELERDEKİ TECRİT İŞKENCESİNE SON VERİLMESİ VE SÜRGÜN SEVKLERİN
DURDURULMASI TALEBİYLE 20 EKİM 2023’TEN BERİ ÖLÜM ORUCUNDA!
GEÇ OLMADAN NURETTİN KAYA’NIN SESİNE
KULAK VERELİM! TECRİT İŞKENCESİNE SON VERİLMESİ İÇİN BİRLİKTE MÜCADELE EDELİM!
Uzun yıllardır ülkemizde ve dünyada hapishanelerde
politik tutsaklara yönelik uygulanan tecrit yani izolasyon, sosyal bir varlık
olan insanın sadece fiziksel olarak değil sosyal olarak da yani duygusal ve
düşünsel olarak da dış dünya ile, sevdikleriyle, dostlarıyla, yoldaşlarıyla her
türlü bağının koparılarak izole edilmesidir. Bununla amaçlanan şey politik
tutsakların giderek düşüncelerinden, inançlarından soyutlanması, kimliksiz,
kişiliksiz, örgütsüz “bireyler” haline getirilmesidir.
Ülkemizde uzun yıllar hücre tipi hapishane
modeli olan F tipi hapishanelerde somutlanan tecrit politikasına karşı 122
insanın ölümü ve yüzlerce insanın -ölüm orucu yaptıkları sırada zorla besleme
işkencesine maruz bırakıldıkları için- sakatlanmalarıyla sonuçlanan ve tam 7
yıl süren bir ölüm orucu direnişi yaşanmıştır. Bu direnişin bir parçası da
halkın avukatı Behiç Aşçı’nın müvekkillerimize yönelik tecrit işkencesine son
verilmesi talebiyle 5 Nisan 2006’da başladığı ve 293 boyunca süren ölüm orucu
direnişidir. Avukat Behiç Aşçı’nın müvekkilleri için yaşamını ortaya koyduğu bu
direnişin de etkisiyle 22 Ocak 2007’de, Adalet Bakanlığı tarafından yayınlanan
ve niteliğini ve amacını yukarıda özetlediğimiz tecrit politikasında önemli bir
gedik açan sohbet hakkı genelgesiyle bu mücadelede önemli bir kazanım elde edilmiş,
tecrit işkencesi bir nebze de olsa hafifletilmiştir.
Ancak aradan geçen zamanda siyasi
iktidarın, AKP faşizminin tecrit politikasındaki ısrarı devam etti. İşte bu
ısrarın sonucu olarak Y ve S tipi hapishane olarak adlandırılan yüksek
güvenlikli hapishaneler gündeme getirildi.
Peki nedir bu S ve Y Tipi Hapishaneler?
Başta bugün itibariyle ölüm orucu direnişinin 224. Gününde olan Nurettin Kaya
olmak üzere devrimci tutsaklar neden bu hapishanelere karşı çıkıyor, neden bir
kez daha ölümü göze alarak direnmeyi tercih ediyor?
S ve Y tipi hapishaneler, mimari açıdan
temel olarak F tipi hapishanelere benzemekle birlikte tecriti daha da
ağırlaştıran bir mimari yapıya sahiptir.
Bu hapishanelerde F tiplerinin aksine üç kişilik hücre sayısı daha az,
tek kişilik hücre sayısı daha fazladır. Yani bu hapishaneler tek kişilik hücre
ağırlıklı tecrit hapishaneleridir. Bu hapishaneler tutsakların birbirlerini
hatta gökyüzünü ve güneşi göremeyecekleri, birbirlerini duyamayacakları şekilde
tasarlanmıştır. Yani tutsaklar adeta bir kafese kapatılmış veya karanlık bir
kuyunun dibine hapsedilmiş gibidir. Hücreler ve koridorlar kameralar ve sesli
iletişim sistemleriyle donatılmıştır. F tiplerinden farklı olarak tutsaklarla
idare arasında gardiyanlarla veya başka idari personelle dahi iletişimlerini en
az seviyeye indirecek şekilde bir sesli uyarı-komut sistemi
geliştirilmiştir. Yani tutsakların
gardiyan sesi dahi olsa kendilerinden başka herhangi bir insana ait ses
duymayacakları, gardiyan yüzü dahi olsa başka herhangi bir insan yüzü
görmeyecekleri bir tecrit sistemi geliştirilmiştir. Burada da amaçlanan şey, F
tipi hapishanelerde olduğu gibi, siyasi tutsakların ağır bir izolasyona tabi
tutularak düşüncelerini değiştirmeye zorlanmasıdır.
Bu hapishanelerde kalan siyasi tutsaklar,
aldıkları cezanın niteliğine ve miktarına bakılmaksızın, hatta tutuklu/hükümlü
ayrımı yapılmaksızın ağırlaştırılmış müebbet hapis hükümlülerine uygulanan
infaz koşullarında tutulmakta, dış dünyadan ve insandan tamamen soyutlanıp
günde sadece 1-1,5 saat havalandırma hakkından yararlandırılarak ağır tecrit
işkencesine maruz bırakılmaktadırlar. Başka bir ifadeyle, Türkiye’de ve
dünyadaki birçok ülkenin infaz sisteminde bir cezalandırma/ıslah aracı olarak
kullanılan ve belirli sürelerle sınırlanan “hücre hapsi” uygulaması bu
hapishanelerle süreklileştirilmektedir. Uzun süreli hücre hapsi ise
uluslararası hukukta da “işkence ve kötü muamele yasağının ihlali” olarak kabul
görmektedir. Bu nedenle S ve Y tipi infaz modeli bir işkence yöntemidir,
uluslararası hukuka da aykırıdır.
Kısaca, S ve Y Tipi hapishaneler
ağırlaştırılmış tecrit işkencesi demektir, insanlık dışı koşullar demektir,
sessiz imha demektir. Bu nedenle S ve Y Tipi hapishaneler, insan onuruna olduğu
kadar insan haklarına yani hukuka da aykırı hapishanelerdir.
Bugün Bolu F Tipi Yüksek Güvenlikli
Hapishanesinde tutulan müvekkilimiz Nurettin Kaya, Dumlu Yüksek Güvenlikli (Y
TİPİ) Hapishanesinde tutulmaktayken, işte bu işkenceye, bu insanlık dışı infaz
modeline, bu sessiz imha politikasına karşı “S ve Y tipi hapishanelerin
kapatılması, politik tutsakların bu hapishanelere zorla sevk edilmelerinin
durdurulması” talebiyle 20 Ekim 2023’te ölüm orucuna başlamıştır. Direnişe
devam ederken Bolu F Tipi Hapishanesine sevk edilen müvekkilimiz Nurettin Kaya,
önceki taleplerine ek olarak Dumlu hapishanesindeki hücre arkadaşlarının da
normal bir hapishaneye sevk edilmesi talebiyle ölüm orucunu sürdürmektedir.
Bugün itibariyle ölüm orucunun 225. gününde olan Nurettin Kaya’nın sağlık
durumu hızla kötüleşmektedir, yaşadığı sağlık sorunları her geçen gün
artmaktadır. Nurettin Kaya, ölüm orucuna başladığı tarihte 80 kilonun
üzerindeyken 15 Mayıs 2024 tarihi itibariyle 40 kilonun altına düşmüş ve
ağzındaki yaralar boğazına inmiş durumdadır. Yani Nurettin Kaya için artık hayati
risk söz konusudur.
Bu nedenle tüm meslektaşlarımızı, tüm hak
savunucularını, müvekkilimizin haklı, meşru ve kabul edilebilir taleplerine
sahip çıkmaya, insan onuruna aykırı, insanlık dışı S ve Y tipi hapishanelere
karşı birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.
HALKIN
HUKUK BÜROSU ENTERNASYONAL BÜRO