14 Ekim 2022 tarihinde Türkiye Taşkömürü Kurumunda meydana gelen patlama da katledilen işçilerin mahkemesi 25 Nisan 2023 tarihinde Bartın Adliyesinde başladı. 4 gün süren mahkeme sonunda tutuklu sanıklardan müdür yardımcısı Salih Atmaca tahliye oldu. Gerçek sorumluların tamamının yargılanmadığı davada 8 i tutuklu toplan 23 kişi yargılanmakta buna yargılama denir ise eğer.
Ailelerin
zaman zaman yargılananlara tepkilerini dile getirdiği duruşmaların ilk günü
sendikaları da katılım sağladı ama ikinci ve üçüncü günü daha az sayıda
gözlemci ile devam etti. Bartın Adliyesinin büyük salonu olmadığından adliyenin
koridorlarında süren dava sendikalardan kitle örgütlerinden daha çok polislerin
baskısı altında sürdüğü gözlemlendi.
Madencilerin
ölümünü fıtrat olarak gören faşist iktidar yargılanması gereken sorumluları
koruduğu gibi yargılananların da tüm sorumluluklarını dört dörtlük yaptıklarını
anlatmaları Soma da yargılanan Can Gürkan’ın savunmalarından farksızdı.
43 işçinin
katledildiği madende ne gruzu patlamış nede bir katliam olmuş gibi savunmalar
yapan sorumluların ifadesine göre maden mükemmel işliyor ve işletme örnek
çalışmasından kaynaklı neredeyse ödüllendiriliyormuş. Madenci alilerinden 116
kişinin şikayetçi olduğu davada kurumun işletme başmühendisi Mehmet Tural
kendisinden önce savunma yapan sanıklar gibi her şeyin yönetmeliklere uygun
olduğunu anlattı. Ölümler “ yasaya uygun”du! Kimin yasasına?
Bartın adliyesi
1.Ağır Ceza Mahkemesinin Adliye koridorlarında bir yargılama tiyatrosu yaşandı.
İktidarın kar hırsının kurbanı olan işçiler sanki maden de değil de piknikte
öldü. Suçu kimse üstüne almadı. Bizler birçok işçi katliam davalarından bu
oyunu biliyoruz. Bu oyun bizim gibi yeni sömürge ülkelerin işçilerinin fıtratı
gibi gösterilmek isteniyor. Hiçbir işçinin ölümü fıtrat değildir. Devrimci İşçi
Hareketinden bir kişinin katıldığı mahkeme 4.gün ara karar ile sona erdi.
DİRENİŞLER MECLİSİ