Belçika'nın Liege şehrinde bulunan Halk-Mer'in yeni yerinin açılışı 1 Nisan Cumartesi günü yapıldı. Konser havasında geçen açılış etkinliğine Avrupa'da bulunan çeşitli kurumlardan kutlama mesajları gönderildi.
129ab yasalarının kaldırılması, Özgül Emre, İhsan Cibelik,
Serkan Küpeli ve Hasan Unutan'ın tutuksuz yargılanması temel talepleri ile
süresiz açlık grevinde bulunan Eda Deniz Haydaroğlu ve aynı taleplerle 30
günlük açlık grevinde olan Berfin Özder de bir kutlama mesajı gönderdi.
Mesajlarda Manheim El Ele Kültür Evi şu mesajı gönderdi;
Merhaba sevgili Halk-Mer ailesi!
Fiziken sizinle birlikte olmayabiliriz. Ama ruhen
sizinleyiz. Yeni bir derneğin heyecanını ve stresini iyi biliriz. Çünkü
yaklaşık 1 yıl önce biz de El Ele Halk Kültür Evini Mannheim'da açtık. Bu
nedenle başta emeği geçen herkesi kutluyor ve selamlıyoruz.
Derneklerimiz bizim kapitalizmin bize dayattığı yoz kültüre
karşı bir barikattır.
Bu barikat hem bizi, hem çocuklarımızı bu düzenden koruyor.
Çocuklarımıza kendi kültürümüzü ve değerlerimizi öğretip ve
yaşatmak dışında başka bir çaremiz yoktur.
Emperyalizm bize bencilliği ve bireyciliği dayatıyorken biz
kolektivizmi ve dayanışmayı büyütmeliyiz.
Yeni yerinizde sıcak bir çay içmek üzere hoşçakalın ve tüm
çalışmalarınızda kolaylıklar dileriz!
Mannheim-El Ele Halk Kültür Evi
Paris'ten Helin Kültür Merkezi İse
"Avrupa'da Emperyalist yozlaştırma saldırıları altında
erdemlerimizi, kültürümüzü ve inancımızı sahiplenmek en temel görevlerimizin
başındadır. Halkımızın kendi değerlerine yabancılaşmaması ve ırkçılık
saldırılarına karşı dayanışmanın etkin kılındığı kurumlarımıza bir yenisinin
daha eklenmesini büyük bir coşkuyla karşılıyoruz. .
Belçika Halk-Mer'in açılışını selamlıyoruz. Dayanışma halkın
silahıdır." mesajını gönderdi.
Londra Pir Sultan
Kültür Merkezi ise aşağıdaki mesajla Halk-Mer'in yeni yerinin açılşını
selamladı:
"Halk Kültür ve Dayanışma Merkezi’ne
Sevgili dostlar ve arkadaşlar,
Üzerinde yaşadığımız topraklara hepimiz farklı nedenler ile
geldik ve kendimize bir yaşam kurmaya çalıştık. Yeni maceralar ve zorluklar ile
karşılaşıp yaşam mücadelesi verdik.
Bu muydu bizim tek gayemiz? Bir yaşam kurmak. Bu yaşamı
kurarken işin çilesini kimimiz yalnız çektik kimimiz dayanışma aradık ve
bulduk.
Aslında kurduğumuz hayatın kendi başına bir anlam ifade
etmediğini anladık ırkçılık ile tanıştığımızda, gittiğimiz yerde
horlandığımızda, kara kafalı cin görmüş gibi bizi dışladıklarında, entegre adı
altında yozlaştırıldığımızda, çocuklarımızın iki kültür arasında çelişkiler
yaşayıp güçlü bireyler olamadığını fark ettiğimiz de. Kimimiz kendi
değerlerimize yabancılaşarak tüm yardım sever kimliğimizi kaybettik, kimimiz
ise birlik ve dayanışma içerisinde yaşamı ortaklaştırdık. Bizde İngiltere’de bu
gerçekliğe uygun olarak bir fiil aralıksız 33 yıldır kurumumuz ile ayakta
durduk. Çünkü biliyorduk bizim bizden başka gerçek dostumuz olmadığını.
Bizi biz yapan ve yaşamımıza yön veren Kültürümüzü,
geleneklerimizi, değerlerimizi ve onurumuzu her türlü gericiliğe ve saldırılara
karşı koruduk.
Halk-Mer’in ilk kurulduğunu öğrendiğimizde heyecanlandık.
Çalışmalarınızı takip ettiğimizde umutlandık. Ve bugün bu umudu sizler kendi
elleriniz ve emekleriniz ile büyüttünüz. Filizlenen tohum boy verdi ve çiçek
açmaya devam ediyor. O çiçeğe iyi bakın, sevgi ile besleyin, tüm yozlaşmadan
arındırın, temiz tutun çirkefliklerden, yani miras bırakacağınız o kurum umut
olsun geleceğimiz olan çocuklarımıza.
Anadolu insanı olarak dayanışmak ve yardımlaşmak bizim
kanımızda ve değerlerimizde var. Ancak bu değerlere sahip çıkarsak biz, bu koca
derya olan ve herkese yetecek kültürümüzü ve folklorümüzü hayatımızın
içerisinde içselleştirirsek işte o zaman sağlam ve sağlıklı bireyler
yetiştirebiliriz.
Yozlaşma ve çeteleşme karşısında tek çaremiz örgütlü yaşam
ve kurumlaşma.
Bir halk ancak ve ancak değerlerini korursa halk olur. Yoksa
çürür. Eğer buna engel olmak istiyorsanız o zaman örgütlenmekten ve beraber
hareket etmekten başka çaremiz yok.
Bu bilinç ile başardığınız hedefler ve kendi emekleriniz ile
kurduğunuz yeni kurumunuzun, kurumumuzun, hepimize güzel bir aile evi gibi
olmasını diliyor, her türlü yozlaşmaya, saldırılara, gericiliğe karşı
yapacağınız çalışmalarınızda başarılar diliyoruz."
Eda Deniz Haydaroğlu ve Berfin Özder ise görüntülü mesaj
gönderdi: