İŞÇİNİN ALINTERİNİ SÖMÜREN
FABRİKALARINDA EMEKÇİLERİN KANLARINI İÇEN SABANCILAR;
HALKA HAYAT DERSİ VEREMEZ
ÇÜNKÜ ONLAR HALKIN HAYATINI ZİNDANA ÇEVİRENLERDİR!!!
İşbirlikçi tekelci burjuva Sabancılar’dan Dilek Sabancı basında
çıkan bir röportajında şöyle diyor: “İnsanın iyi bir evi olması, arabası olması, rahat
yaşayabileceği bir parası olması ama bu para bana göre milyar dolarlar değil.
Milyon dolarlar da yetebilir veya bazı insanlara 1-2 milyon dolar da yetebilir.
Onun dışında istediği zaman seyahat edebilecek.
50 milyon ile 100 milyon dolarınız olsa rahat rahat yaşarsınız ama bence de
50-100 milyon dolara değil de daha düşük rakamlarla daha çok mutlu olabilmek
daha büyük başarı. İyi bir işiniz olsun, eviniz olsun, arabanız olsun, hastalandığınızda
hastaneye gidecek paranız olsun, denize merakınız varsa tekneniz olsun, başka
insan ne ister ki?”
Bu sözleri
tam bir burjuva pişkinliği ile söylüyor Dilek Sabancı… Ve de bir o kadar pervasız…
Kuş sütü eksik sofralara oturup yemekler yerken, açlık sınırı altında yaşayan
işçilerin evlerinde tencere kaynamadığından haberi olmadığından değil; çocukların
yatağa aç girdiğini bilmediğinden değil, tam tersine tüm bunlara neden
olduklarının bilinciyle konuşuyor Dilek Sabancı. Çünkü o bir burjuva. O bir
emek hırsızı, kan emici bir halk düşmanı.
Bu
açıklaması ne bir dil sürçmesi ne de “talihsiz” ve de maksadını aşan bir
beyan. Kan emici patronların işçi sınıfı
ve emekçi halkımızın aklı ile alay etmesi ve dahası sömürü gerçeğini, açlığı,
yoksulluğu kanıksatma çabasıdır söz konusu olan. Burjuvazi işçi sınıfına,
emekçi halkımıza akıl veremez; çünkü iki düşman sınıfın birbirini aklına
ihtiyacı yoktur. Bundan da öte, burjuvazinin bize akıl vermesi, sömürü ve zulüm
düzenini sürgit kabul etmemiz için aklımızı çalmak, dumura uğratmaktan başka
bir şey değildir. Aklımıza, düşünen beynimize saldırıyor burjuvalar ve onların
hizmetinde yazan çizenler, medya ve akademisyenler, sahte aydınlar-sanatçılar…
İşçiler
emekçiler katledilirken, onların ölü bedenleri üzerinde yükselen servetlerle 50
milyon dolar ile de geçinebileceğini söylüyor Dilek Sabancı. İşte sınıflar
gerçeği budur. İşte kapitalist sömürünün gerçeği budur. Bir burjuva için “düşük
maddi gelir”e örnek bir sayısal değer bile milyon dolarlarla ifade ediliyor.
Halkımız cebindeki üç kuruşun dahi hesabını yaparak hayatta kalmaya çalışırken
burjuvaların dünyasında milyon dolarlar sıradan miktarlar olarak telaffuz
ediliyor. İşçi sınıfına, emekçi halkımıza, emeklilere…maaş miktarları belirlenirken,
asgari ücret tartışılırken milyon dolarlardan bahsetmiyorlar ve bahsedemezler
de zaten. Bugün asgari ücret 8.506 TL. Bu parayla evini ailesini geçindirmeye
çalışan halkımıza 50 milyon dolarla da geçinilir, fazlasında gözünüz olmasın
demek burjuvazinin halka küfretmesidir.
İşbirlikçi
tekelci burjuvalar, Dilek Sabancılar böylesi her açıklama ile işçi sınıfımıza
ve emekçi halkımıza karşı işledikleri suçları çoğaltmaktadırlar. Bu suçların mahşere kalmayacağı da bilinir
tekelci burjuvalarca. Katledilen canlarımızın, çalınan hayatlarımızın, el
koyulan alın terimizin, emeğimizin hesabını sorduk ve sormaya da devam
edeceğiz. Örgütleneceğiz.
9 Ocak 2023
Devrimci İşçi Hareketi