Faşist 129 Yasaları Kaldırılsın Komitesi: 129 A/B Yasalarına Karşı 24 Haziran'da Coşku Dolu Mitingimizi Gerçekleştirdik

24 Haziran Cumartesi günü Berlin'in Oranienplatz meydanında bir miting gerçekleştirildi.

Faşist 129 A/B yasaları kaldırılsın komitesinin gerçekleştirdiği mitingin çalışmaları haftalar öncesinden hedefe kilitlenmiş yoğun bir emekle başladı. Kahve konuşmaları, esnaf ziyaretleri, etkinliklere katılım ve Berlin'in özellikle miting alanına yakın bölgelerinde asılan 2 bin afiş ve dağıtılan binlerce el ilanı sayesinde mitingin olacağını duymayan kalmamıştı. Bu süreç içerisinde 1500 Almanca, 500 Türkçe afiş asıldı. Ayrıca onlarca esnafa giderek, üniversitelerde bildiri dağıtıp afiş asarak ve birçok sol kurumu mitinge davet ederek mitingin çalışması yapıldı.

 Bu mitingin amacı ise faşist 129 yasalarının ne kadar adaletsiz ve antidemokratik yasalar olduğunu teşhir etmek ve de Süresiz Açlık Grevi direnişinin taleplerini duyurmaktı.

 Miting öncesi polis saldırgan ve provokatif bir tavır sergiledi. Stantlarda bulunan tüm broşürlere, pankartlara, bayraklara, bildirilere ve kitaplara tek tek bakmak istedi. Alanda bulunan görevliler ise polisin gövde gösterisini boşa çıkartıp alanı hazırlamaya devam ettiler. Alan pankart ve bayraklarla donatılarak devrimcilerin etkinliğine laik bir kavga alanına dönüştürüldü.

Girişe ve alanın farklı yerlerine 'Türküler Susmaz Halaylar Sürer', 'Devrimci Tutsaklara Özgürlük', 'Adaletsizliğe Karşı Örgütlenelim' ve 'Özgül, İhsan, Serkan ve Hasan'a Özgürlük' gibi hem Almanca hem de Türkçe pankartlar asıldı. Ardından stantlar kuruldu. Kampanyaya baştan beri destek veren Alman ve Filistinli sol örgütlerin de stantları açıldı. Stantlarda halka ve kurumlara vermek üzere hazırlanmış ayrıntılı 129 ve dijital delil dosyaları bulunuyordu. Ayrıca stant'ta Özgül Emre'nin kitabı ve dergisi de halka ulaştırıldı.

Sahne hazırlıkları da tamamlandıktan sonra program başladı.

 Program Demokratik Hak ve Özgürlükler konulu konuşma ile başladı.

Geçtiğimiz günlerde Leipzig'de polis, 129/A yasasından tutklanan Lina'nın özgürlüğü için eyleme katılan 400 kişiyi 10 saatten fazla ablukada tutmuştu ve ablukadaki herkesi gözaltına alıp toplam 10 antifaşisti tutuklamıştı. Tutuklanan ve geçtiğimiz gün çıkarıldığı mahkemece serbest bırakılan 'Faşist 129 Yasaları Kaldırılsın Komitesi' üyesi Tim Hilgendorf bir konuşma yaptı. Konuşmasında Leipzig eylemini ve 129 yasalarının haklarımıza bir saldırı olduğunu anlattı.

129 Yasaları Kaldırılsın Komitesinden bir diğer kişi de tutuklanan 3 devrimci tutsak Özgül Emre, İhsan Cibelik ve Serkan Küpeli'nin mahkemesini anlattı. Mahkemeyi anlatırken cam kafes işkencesini ve bunun haklarımıza doğrudan bir müdahale olduğunu vurguladı.

 Demokratik Hak ve Özgürlükler konusundan sonra Faşist 129 Yasaları Kaldırılsın Komitesinin hazırladığı 129 yasalarını anlatan 2 bölümlük bir belgesel izletildi. Belgesel led ekrandan yansıtılırken alanın dışındaki polisler de belgeseli baştan sona kadar izledi. Polise demokratik hak ve özgürlükler mücadelesi, 200 yıllık anti terör yasası ve bu yasaya karşı mücadele konularında adeta eğitim çalışması verilmiş oldu. Belgeselde bu faşist yasaların tarihçesi, 200 yıllık geçmişten günümüzde nasıl geliştiği ve asıl teröristin emperyalizm olduğu anlatıldı.

 Ardından program açlık grevi direnişçileri Sevil Sevimli ve Ilgın Güler'in 'Neden Açlık Grevi Direnişi' konulu sunumuyla devam etti. Türkçe ve Almanca anlatılan sunum arkadaki led ekrandan yansıtılan Almanca Power Point sunumu ile desteklendi. 48 gündür Süresiz Açlık Grevinde Olan Ilgın Güler ve 43 gündür Süresiz Açlık Grevinde olan Sevil Sevimli Açlık grevleri direnişlerin tarihçesini anlattı. Açlık grevinin insanın kendine acı çektirerek haksızlığın karşısında hakkını alma eylemi olduğunu anlattılar. Ayrıca direnmeyenlerin çürümeye mahkum olduğunu, direnişçilerin de faşist 129 yasalarına karşı açlıklarıyla direndiklerini vurguladılar ve taleplerini sayarak sunumu sonlandırdılar.

 Daha sonra dijital delilerin anlatıldığı bir sunum yapıldı. Sunumda Dijital Delilerin demokratik davalarda kullanılmaması gerektiği vurgulandı. Dijital delillerin üzerinde istenildiği gibi oynanabileceği aynı zamanda Dijital delillerin hiçbir güvenirliği olmadığı da anlatıldı. Power Point sunumuyla desteklenen sunum yaklaşık yarım saat sürdü.

 Dijital delil anlatımının ardından Filistinli Tutsaklarla Dayanışma Örgütü olan Samidoun sahneye çıkarak bir konuşma yaptı. Miting başlarken polisler Samidoun'un da stantındaki tüm bildirileri, pankartları ve bayrakları incelediler. Samidoun öncelikle direnişi desteklediklerini anlattılar. Direnişin önemi üzerine bir konuşma yaptılar. Ardından kendilerine de açılmak istenen 129/B davası hakkında konuştular. Son olarak ise Filistin'in özgürlüğüne kadar mücadele edeceklerini söyleyerek konuşmalarını bitirdiler.

 Ardından Anti Emperyalist Cephe adına biri konuşma yaptı. Konuşmasında Yunanistan'da ki 11 Devrimci tutsağın aslında Süresiz Açlık Grevi direnişi ile zaferi kazandıklarını anlattı. Yunanistan'da 11 Türkiyeli devrimci toplam 333 Yıl hapis cezası almasının ardından süresiz açlık grevine başlamıştı. Bunun üzerine görülen mahkemece serbest bırakılarak zaferi kazandılar. Konuşmacı Yunanistan'da olduğu gibi burada da Açlık Grevi direnişi ile zaferi kazanacaklarını, çünkü haksızlığa karşı direnmenin tek yol olduğunu vurguladı.

Ardından Bask ülkesinden bir dayanışma videosu izlendi.

 Dayanışma videosunun ardından Grup Yorum konseri başladı.

Grup Yorum 'Türkülerimizi bizi burada birleştiren Süresiz Açlık Grevi Direnişçilerine ve faşist 129 A/B yasalarına karşı söylüyoruz.' diyerek konsere başladı. Konser hem Türkiyeli hem Alman halkının katılımıyla çok coşkulu geçti. Konser sırasında 99 gündür Süresiz Açlık Grevinde olan Eda Deniz Haydaroğlu sahneye çıkarak bir konuşma yaptı.

Konuşmasında Süresiz Açlık Grevi direnişini ve bu faşist yasalara karşı yapılan kampanyayı anlattı.

Sahneden, konsere katılan tüm kitle ile birlikte bir video çekildi. Videoda 'Faşit 129 Yasaları Kaldırılsın' diye slogan atıldı. 500 kişiye aynı anda 129 yasaları kaldırılsın sloganı attırdık.

500 kişi bu faşist yasaya karşı tek ses tek yürek oldu.

 Konser esnasında halk çok coşkuluydu. Gündoğdu marşında herkes ya sol yumruklarıyla ya da zafer işaretleriyle şarkıya eşlik etti. Halaylara alana gelenlerin çoğu katıldı ve uzun bir halay kuruldu. Herkes çok büyük bir coşkuyla halay çekti.

Konsere katılanlarla tek tek ilgilenildi. Bir kişiye 'Bir şeye ihtiyacınız var mı?' diye sorulması üzerine konsere katılan kişi 'Bu ortamdan başka bir şeye ihtiyacım yok.' dedi. Konsere katılanların çoğunun duyguları böyleydi. Birçok kişi nasıl 'Grup Yorum Gönüllüsü olabilirim?' diye sordu. Birçok kişinin telefon numarası alındı. Berlin'de ki Yorum Kültür Evine davet edildi.

 Katılanlar hem Grup Yorum üyeleri ile, hem Direnişçiler ile hem de alanda görevli olan devrimciler ile fotoğraflar çekindiler. Konsere katılan halk Eda Deniz Haydaroğlu, Ilgın Güler ve Sevil Sevimli ile fotoğraflar çekindi. Direnişe olan desteklerini ve saygılarını direnişçilere gösterdikleri tavırlarla gösterdiler. Alandaki devrimcilerin bileklerinde olan kırmızı bileklikleri istediler. Alanda bulunan devrimciler ise kollarındaki kırmızı bileklikleri hediye olarak verdiler. Alandan ayrılan çoğu genç bileklerinde kırmızı bilekliklerle alandan ayrıldı. Konser bittikten sonra konsere gelen gençler alanı toplamak için yardım ettiler. Standı, sahneyi ve alanı toparlamaya yardımcı oldular. Stant malzemelerini derneğe kadar getirerek derneği toparlamaya da yardım ettiler.

 Yapılan miting, sunumlar, katılan halkın coşkusu faşist 129 yasalarına karşı yapılan bu mitingin başarıya ulaştığının en büyük kanıtı ve göstergesidir.

Mitingimize 150 Alman olmak üzere 600 insan katıldı.

Yani 500’den fazla insana Direnişi ve taleplerimizi duyurduk.

Bu faşist yasaya karşı halkı birleştirmeye ve mücadele etmeye devam edeceğiz.

 Faşist 129 Yasaları Kaldırılsın!

Eda Deniz Haydaroğlu, Ilgın Güler ve Sevil Sevimli’nin Talepleri Kabul Edilsin!

YAŞASIN AÇLIK GREVİ DİRENİŞİMİZ!

Özgül, İhsan, Serkan ve Hasan'a Özgürlük!

 Faşist 129 yasaları kaldırılsın komitesi